Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | yapar yapmaz | as soon as conj. | ||
As soon as you have done that, I would like you to start preparing supper. Bunu yapar yapmaz akşam yemeği hazırlığına başlamanı istiyorum. More Sentences |
||||
General | yapar yapmaz | directly adv. | ||
General | yapar yapmaz | no sooner than prep. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | -er -mez (yapar yapmaz gibi) | no sooner ... than conj. |
Idioms | ||
Idioms | (bir şey) yapar yapmaz (bir şey) yapmak | no sooner (do something) than (do something else) v. |